Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev arasında yapılması muhtemel barış anlaşması, bölgedeki jeopolitik dengeleri yeniden şekillendirebilir. Uzmanlar, olası anlaşmanın yalnızca Kafkasya’da değil, İran ve Rusya’nın da çıkarları üzerinde doğrudan etkili olabileceği görüşünde.
Alpha News Genel Yayın Yönetmeni Tigran Koçaryan, Sputnik’e yaptığı değerlendirmede, Paşinyan’ın barış sürecine yaklaşımını eleştirerek şunları söyledi:
"Paşinyan’ın tek ihtiyacı, Ermenistan halkına satabileceği, içinde 'barış' kelimesi geçen bir kağıt parçası. Bu belgeyle seçimlere katılmak istiyor. Onun için barış sürecindeki asıl garanti, süresiz iktidarda kalmasıdır."
Koçaryan ayrıca, barışın tesis edilmesinin İran ve Rusya’nın bölgedeki stratejik çıkarlarına zarar vereceğini belirtti:
"İran, kuzeyinde Amerikan özel timlerinin bulunduğu bir koridorla karşı karşıya kalacak. Erivan ise dış güçlerin kontrolüne girecek ve bu durum Ermenistan’ın 'Suriyeleşmesine' yol açabilir."
Sputnik Ermenistan köşe yazarı Arman Abovyan ise taraflar arasında imzalanması beklenen niyet muhtırasının sembolik anlam taşısa da, önemli jeopolitik sonuçlar doğurabileceğini söyledi:
"Bu belge teknik olarak değersiz görünebilir, ancak bölgedeki jeopolitik yapı ile doğrudan bağlantılı. ABD, Ermenistan ve Azerbaycan üzerinden, İran ve Rusya’ya paralel baskı kurarak bölgedeki etkisini artırmaya çalışıyor."
Uzmanlar, barış sürecinin yalnızca iki ülke arasındaki ilişkilerle sınırlı kalmayacağını, bölgesel güç dengelerini de derinden etkileyebileceğini vurguluyor.