En çok anlaşılamamaktan şikayet ediyorlar ama kendilerinden önceki nesile 'yabancı' bir dili konuşuyorlar. Ebeveynlerle de Z kuşağının çatışmasının hatta kavgaların temelinde bu birbirini anlamama yatıyor. Peki Z kuşağı ne demek istiyor? Kullandıkları dilin şifreleri neler? İşte gençlerin dilinden anlamıyorum diyenler için 20 Z Kuşağı Jargonu....
Z kuşağının en çok kullandığı 20 jargon- 1.Gaslighting: Bir kişinin gerçeklik algısını manipüle ederek kendini sorgulatması, psikolojik istismar türüdür. "Onun söylediklerine güvenmemek zorundayım, çünkü sürekli beni gaslighting yapıyor, Kendimi haklıyken, haksız hissettiriyor." gibi söylemler buna örnek gösterilebilir.
- 2.Pick Me Woman: Erkeklerin onayını kazanmak için diğer kadınları küçümseyen, kendini farklı göstermeye çalışan kadın anlamına gelmektedir. "Sürekli ‘Ben diğer kızlar gibi değilim’ diyerek dikkat çekmeye çalışıyor, tam bir pick me woman" gibi kullanımları vardır.
- 3.Simp: Karşı cinsin onayını almak için aşırı fedakarlık yapan, kendini değersizleştiren kişiye söylenmektedir. Örnek: "Her istediğini yapıyor, karşılık beklemeden; tam bir simp olmuş."
- 4.Ghosting: İletişimi aniden ve açıklama yapmadan kesme davranışıdır. Örnek: "Bir anda mesajlarıma cevap vermemesi, beni tamamen ghosting’e maruz bıraktı."
- 5.Flex: Sahip olunan bir şeyi göstermek, hava atmak. Örnek "Yeni aldığı arabayı sürekli paylaşıyor, resmen flex yapıyor."
- 6.Clout: Sosyal medyada veya toplumda sahip olunan prestij, güç veya popülerlik. "O, sadece clout için bu tartışmaya girdi" gibi kullanımları vardır.
- 7.Cancel Culture: Bir kişinin veya kurumun hatalı davranışları nedeniyle sosyal medyada boykot edilmesi veya dışlanması şeklinde bilinmektedir. Örnek: "Ünlü oyuncu, yaptığı açıklamalar yüzünden cancel culture’a maruz kaldı."
- 8.Mood: O anki ruh hali veya duygu durumunu ifade etmektedir. "Bugün hiç konuşmak istemiyorum, tam bir ‘mood’ halindeyim" şeklinde çevrenizden duyabilirsiniz.
- 9.Stan: Bir kişiye veya gruba aşırı hayranlık duymak, desteklemek. Örnek: "O grubu yıllardır stan ediyorum, her şarkılarını dinlerim."
- 10.Thirsty: Aşırı ilgi veya onay arayışı içinde olmak. "Sürekli beğeni bekliyor, biraz thirsty olmuş" gibi cümlelerle ifade edilir.
- 11.Lowkey / Highkey: Lowkey gizli, fark ettirmeden; highkey ise açıkça, gizlemeden anlamına gelmektedir. Örnek: "Lowkey onu seviyorum ama kimseye söylemiyorum."
- 12.Vibe: Ortamın veya kişinin yaydığı enerji, his. "Bu kafede çok güzel bir vibe var, burada kalalım" gibi kalıplarda kullanılır.
- 13.Salty: Bir konuda alınmış, kızgın veya kırgın olmaktır. Örnek: "O, kaybettiği için biraz salty davranıyor" şeklinde gençlerden duyabilirsiniz.
- 14.Cap / No Cap: Cap yalan, abartı; no cap ise gerçek, doğru anlamında kullanılmaktadır. Örnek: "Bu söylediğin tamamen cap, inanma." / "No cap, gerçekten çok iyiyim."
- 15.Extra: Gereğinden fazla abartılı, dramatik davranmak. Örnek: "O, her konuda çok extra davranıyor, bazen yorucu olabiliyor."
- 16.Love Bombing: Kısa sürede aşırı sevgi, ilgi göstererek karşı tarafı etkileme ve kontrol altına alma taktiği. "İlişkinin başında sürekli hediyeler ve iltifatlarla beni love bombing yaptı" en sık kullanımlarından biridir.
- 17.Receipts: Bir iddiayı veya suçlamayı kanıtlayan belge, ekran görüntüsü veya videoya verilen isimdir. Örnek: "Tartışmada haklı olduğunu kanıtlamak için receipts gösterdi."
- 18.Shook: Şaşırmış, sarsılmış veya etkilenmiş olmak. "O haberi duyunca tamamen shook oldum" gibi söylemlerle ifade edilir.
- 19.Slay: Çok başarılı veya etkileyici olmak, göz kamaştırmak. Örnek: "Bugün kıyafetinle gerçekten slay yaptın."
- 20.Woke: Sosyal adalet ve farkındalık konusunda bilinçli ve duyarlı olmak. Örnek: "O, çevre sorunları hakkında çok woke bir insan."
Gençler 'anlatamamaktan', ebeveynler 'anlamamaktan' dertliZ kuşağının sosyal medya ve internet kültürünün etkisiyle son yıllarda kendisine özgü bir dil ve iletişim biçimi geliştirdiğini belirten Klinik Psikolog F. Arzu Beyribey, bu dilin sadece kelimelerden ibaret olmadığını, aynı zamanda sosyal kimlik, psikolojik süreçler ve toplumsal ilişkilerin yansıması olduğunu vurguluyor. Ama Z kuşağı jargonları, ebeveyn kuşakları ile gençler arasında kuşak çatışmalarını derinleştiriyor.
Peki 'aynı dili konuşmak' için ne yapmalı?Psikolog Beyribey bu noktada hem ebeveynlere hem de Z kuşağına şu tavsiyelerde bulundu:
Ebeveynlere;- Jargonları Öğrenin: Z kuşağının kullandığı terimleri araştırarak, onların dünyasını anlamaya çalışın.
- Empatik Dinleme: Gençlerin duygularını yargılamadan dinleyin, güvenli iletişim ortamı yaratın.
- Esnek Olun: Geleneksel değerlerle modern yaşam arasında denge kurun, yeni neslin farklılıklarını kabul edin.
- Profesyonel Destek: Kuşak çatışması derinleşirse, psikolojik destek almaktan çekinmeyin.
Yeni Nesile;- Bilinçli Dil Kullanımı: Jargonları iletişimi kolaylaştırmak için kullanın, aşırıya kaçmayın.
- Psikolojik Farkındalık: Manipülatif davranışlara karşı bilinçlenin, sınırlarınızı koruyun.
- Özgünlük ve Özsaygı: Başkalarının onayına aşırı bağımlı olmaktan kaçının, kendi değerlerinize odaklanın.
- Empati Geliştirin: Ebeveynlerinizin perspektifini anlamaya çalışarak kuşaklar arası köprüler kurun.