AJANSLAR -
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun üst düzey haftasında dünya liderlerinin Genel Kurul hitapları başladı. Gazze’de, İsrail’in büyüyen insani kriz ortasında yardımları engellemesi ve soykırım suçlamaları, BM'nin 80. Genel Kurulu'na damga vuracak.
Genel Kurul'da ilk sözü BM Genel Sekreteri Antonio Guterres aldı. "Dünyanın dört bir yanında barışı seçmeliyiz" vurgusunda bulunan Guterres "İnsafsız bir insan acıları çağına girdik. BM ilkeleri kuşatma altında. Barışın temelleri, cezasızlık ve eşitsizliğin ağırlığı altında çöküyor. Gazze konusunda bir an önce harekete geçmeliyiz" ifadelerini kullandı.
Bu yıl kürsü tokmağını eline alan eski Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock'un hitabının ardından liderlerin konuşmaları başlaydı. Geleneksel olarak ilk sırada söz alan Brezilya Cumhurbaşkanı Lula da Silva, İsrail’in Gazze ablukasında Tel Aviv’e destek veren ülkelere sert eleştiriler yöneltti. Lula, “Orada uluslararası insancıl hukukun yanı sıra Batı’nın etik istisnacılığına dair miti de gömülüyor. Bu katliam, engelleme gücüne sahip olup da göz yumanların işbirliği olmadan gerçekleşemezdi” dedi.
Lula'nın ardından söz alan ABD Başkanı Donald Trump, ABD'nin kendi döneminde altın çağını yaşadığına dair tanıdık bir anlatı ile konuşmasına başladı. Emlakçılık yaptığı dönemde BM binasının restorasyon ihalesine girdiği ancak kazanamadığını ifade eden Trump konuşmasında BM'nin işlevini sorguladı. Dünyada yedi savaşı bitirdiğini savunan Trump, Birleşmiş Milletler'in kendisine destek vermediğini söyledi. Fransa, İngiltere, Kanada, Avustralya başta olmak üzere çok sayıda ülkenin Filistin'i resmen tanıma kararı almasına değinen Trump "Filistin'i tanımak Hamas için büyük bir ödül" nitelemesinde bulundu. Trump, Hamas'ın elindeki rehinelerin tamamını geri istediklerini ifade etti.
Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto'dan sonra hitabına başlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, "Bütün dünya liderlerine sesleniyorum; gün bugündür, gün insanlık adına Filistinli mazlumların yanında dimdik durma günüdür" dedi.
